Bira Atığıyla Moda Devrimi! Arda Biomaterials, 5,25 Milyon Dolarlık Yatırımla Yeni Tesis Kuruyor
BiModaHayat
7 May
2 dakikada okunur
Sürdürülebilir malzeme inovasyonunda çığır açan Arda Biomaterials, bira ve viski üreticilerinden çıkan atık tahılları kullanarak geliştirdiği bitki bazlı, hayvansal ve petrokimyasal içermeyen deri benzeri malzeme “New Grain™” için 5,25 milyon dolarlık yeni bir yatırım aldı. Almanya merkezli Oyster Bay Venture Capital’ın liderliğinde gerçekleşen yatırım turuna, mevcut yatırımcı Clean Growth Fund’ın yanı sıra Kadmos Capital ve Green Angel Ventures da katıldı. Londra merkezli girişim, bu fonlamayla üretim kapasitesini beş kat artıracak yeni bir tesis kurmaya hazırlanıyor.
Arda Biomaterials'ın ilk malzeme inovasyonu: New Grain TM adı verilen deri benzeri bir malzeme
Arda’nın geliştirdiği New Grain™, bira ve viski fabrikalarından çıkan kullanılmış arpa proteinlerinin patentli kimya platformuyla işlenerek yüksek performanslı bir tekstil malzemesine dönüştürülmesini sağlıyor. Şirketin amacı, bu malzemeyi önce moda ve ayakkabı sektöründe, ardından otomotiv ve mobilya gibi daha yüksek teknik beklentilere sahip alanlarda kullanıma sunmak. CTO Dr. TJ Mitchell, sürecin ev mutfağındaki ilk denemelerden bugünlere geldiğini ve artık hem görünüş hem de performans açısından hayvansal deriye benzeyen ama çok daha sürdürülebilir bir seçenek sunduklarını belirtiyor.
CEO Brett Cotten ise bira fabrikalarıyla çalışmanın Arda’ya büyük bir avantaj sağladığını vurguluyor: “Aynı üretim ekipmanlarını kullanıyorlar, operasyonel destek altyapıları var ve küresel tedarik zincirlerine zaten entegreler. Bizim için bu, hem ölçeklenebilirlik hem de uygun birim maliyet açısından büyük bir fırsat.” Cotten’a göre yalnızca birkaç büyük bira fabrikasıyla çalışmak, yılda 20 milyon metre üretim kapasitesine ulaşmak için yeterli olabilir. Bu da Arda’nın deri pazarında %1’lik bir paya erişmesi anlamına geliyor.
Arda, sürdürülebilir malzeme üretimini sadece teknik bir inovasyon olarak değil, aynı zamanda ticari bir strateji olarak da konumlandırıyor. Şirket, AB InBev, Coca-Cola, Unilever, Danone ve Colgate-Palmolive gibi global markaların desteklediği 100+ Accelerator programına seçilerek büyük bir kurumsal iş birliği fırsatı yakaladı. Program kapsamında, dünyanın en büyük bira üreticisi AB InBev ile pilot projeler gerçekleştirecek. Şu anda Arda, Londra’daki Anheuser-Busch tesislerinden gelen tahılları kullanarak çeşitli tarifler için renk, dayanıklılık ve doku analizleri yapıyor. Örneğin Guinness gibi koyu renkli biralarda kullanılan kavrulmuş arpalardan doğal siyah tonlarda malzemeler üretilebiliyor.
Arda'nın yılan derisi desenli BEEN London Millais çantası.
Arda’nın hedefi bu yılın sonuna kadar ilk ürünlerini sınırlı sayıda piyasaya sunmak ve 2026 itibarıyla büyük ölçekli ticarileşmeye geçmek. BEEN London ile yapılan işbirliği kapsamında Beavertown Brewery'nin atık tahıllarıyla üretilen kartlıklar, bu vizyonun erken örnekleri arasında yer alıyor. Kurucular, moda sektörünün ardından en büyük potansiyelin otomotivde olduğunu ve yüksek teknik performans gerektiren bu alana odaklanmayı planladıklarını söylüyorlar.
Yatırımcılar ise Arda’nın sadece bir malzeme girişimi değil, aynı zamanda döngüsel ekonomi ve iklim hedeflerine katkı sağlayan bir gelecek vizyonu sunduğu görüşünde birleşiyor. Oyster Bay Venture Capital'den Philip Stark, Arda'nın teknik mükemmeliyet ile misyon odaklı bir duruşu birleştirdiğini ve deri alternatifleri pazarında çığır açacaklarını söylüyor. Clean Growth Fund’dan Susannah McClintock ise Arda’nın, atık tahıllardan yüksek değerli malzeme yaratma becerisiyle, karbon salımı yüksek endüstrilerde devrim yaratabileceğini belirtiyor.
Fonlama süreci ise Arda için kolay geçmedi. Cotten, “2023'te piyasanın dibi olduğunu düşünüyordum, ama 2024’te yatırım bulmak daha da zordu. Ancak ilgi bir kez başladı mı, tüm yatırımcılar aynı anda kapıyı çalıyor” diyerek sürecin zorluğuna ama aynı zamanda oluşturdukları heyecana da dikkat çekiyor.
Arda Biomaterials, biyokimyanın sınırlarını zorlayan yapısıyla yalnızca yeni bir malzeme üretmiyor, aynı zamanda sürdürülebilirlik çağının estetik ve işlevsellik ile buluştuğu yeni bir dönemin öncüsü olmaya aday görünüyor.
Moda endüstrisi, her yıl 100 milyon tonun üzerinde tekstil üretirken, bunun çevresel faturası ağır: Küresel karbon emisyonlarının yaklaşık %10’u, aşırı su kullanımı, toprak erozyonu, hayvansal sömürü ve milyarlarca mikroplastik partikül.
Küresel iklim değişikliği, kuraklık, hızla artan nüfus ve yıllardır süregelen verimsiz su politikaları, ülkenin geleceğini tehdit ediyor. Barajlar boşalıyor, yeraltı suları hızla tükeniyor; tarım alanlarında ve kentlerde yaşanan israf her geçen gün tabloyu ağırlaştırıyor.
Ed Sheeran’ın yeni müzik videosu “A Little More”, sadece etkileyici performansıyla değil; aynı zamanda akıllara kazınan bir stil manifestosu olarak öne çıkıyor. Klipte tam 250’den fazla kıyafet değişikliği, tamamen ikinci el mağazalardan ve eBay gibi yeniden satış platformlarından temin edilmiş parçalarla gerçekleştirilmiş.
댓글